Ohrid Gezisi, Ohrid Nerede? Ohrid’de Nerede Kalınır? Ohrid Keşifleri
Ohrid :

Yüksek dağların arasında kalmış ve Avrupa’da ki en derin krater gölü olan Ohri Gölü çevresinde kurulmuş olan Ohrid belki de Makedonya’nın en güzel şehirlerinden birisi. Doğa ise doğa, tarih ise tarih, güzellik ise güzellik hemen hepsini en uç noktalarda içinde barındıran Ohrid gezimize başlamadan önce Üsküp gezimizi okumalısınız.

Ohrid’e, Üsküp‘ten kendi aracımla yaklaşık 3 saat gibi bir zamanda ulaştım. Yol önceleri sıkıcı olsa da daha sonra dağ yoluna girince çok eğlenceli ve bir o kadar da tehlikeli olmaya başlamıştı. Öyle ki yolun bazı kesimlerinin darlığı nedeni ile iki araç yan yana geçemeyebiliyor ve geçiş için diğer araçları beklemek zorunda kalabiliyorsunuz.

Ancak size sunduğu doğal manzara ile bu sıkıntıyı hemen unutturuyor. Yol kenarında yakın köylerde yaşayanlar belli başlı ürünleri satıyorlar. Biz bal aldık ve gayet memnun kaldık. Bizim seyahatimiz sırasında dar dağ yolunda bir çalışma vardı o yüzden bir süre bekleme yapmak zorunda kaldık bu yüzden sanırım 2,5 saat gibi bir zamanda Üsküp‘ten gidilebilir diye düşünüyorum. Ohrid girişinde uzun düz bir yoldan geçiyorsunuz daha sonra sahil karşınıza çıkıyor. Biz gittiğimiz de otopark sıkıntısı vardı ancak şansımız yaver gitti ve hemen sahilde bir boşluk bulduk ve park edebildik. Size tavsiyem eğer sahilde yer bulamazsanız girişteki uzun düz yol üzerine aracınızı bırakabilirsiniz. Bu arada hatırlatmakta fayda var, Ohri Gölü UNESCO Dünya Kültür Mirasları listesinde yer alıyor. Hadi bakalım Ohrid’de gezilecek yerlere bir göz atalım.
Ohrid Çar Samuel Kalesi :
Orta Çağ’dan kalma bir kale olan Çar Samuel Kalesi’ni gezmek isteyenler için önce bir hatırlatma yapalım pazartesi günleri ziyarete kapalı. Hatırlatmamızı yaptıktan sonra devam edebiliriz.

Göl seviyesinden yaklaşık 650-700 m. yükseklikte bulunan kalenin surlarına çıkarak çok güzel göl ve Ohrid manzarasını izleyebilir, enfes fotoğraflar çekilebilirsiniz.
Ohrid Sandal Gezisi :

Kişi başı vereceğiniz 5 Euro gibi bir ücretle bu mükemmel gölde yarım saat turlayabilirsiniz. Zamanınnız ve imkanınız varsa bu turu akşam gün batımına doğru yapın daha çok keyif alacaksınız.
Aziz Yuhanna Kilisesi (Saint John Church) :

Ohrid gibi küçük bir şehirde bu kadar fazla kilise ve kalıntılarının olması beni bir hayli şaşırtmıştı. Yaptığım kısa araştırma neticesinde öğrendiğim kadarıyla Hıristiyanlar Ohrid’e ayrı bir önem vermişler ve her gün için bir kilise inşa etmişler. Ancak bir çoğu zaman içerisinde yok olup gitmiş günümüzde yaklaşık 40 kadarı gelebilmiş. 15. yy.’dan kaldığı tahmin edilen kilise konumu itibariyle çok güzel manzaralar sunuyor. Kiliseye ister yürüyerek isterseniz sandal turunuzda gidebilirsiniz.
Ohrid Tarihi Sokakları :
Osmanlı egemenliğinde geçirdiği 500 yıl tabiatıyla Ohrid’in mimarisine de yansımış. Dar sokakları ve evlerin mimari yapılarıyla kendinizi Türkiye’de tarihi bir köyü geziyormuş gibi hissedebilirsiniz.

Merkezde ki bir çok ev Osmanlıdan kalma ayrıca 8-10 civarında da cami var.


Bu küçük şehri bu kadar turistik yapanın sadece göl değil, aynı zamanda bu mimari yapıları olduğunu siz de kısa sürede anlayacaksınız.
St. Clement Kilisesi (Pantelejmon) :

Tuna Bulgar Devleti hükümdarı 1. Boris tarafından Aziz Clement’ın Ohrid’i ziyareti anısına yaptırılmış olan kilise Osmanlı zamanında cami olarak kullanılmış. Kilisenin kendisinin tarihi bir yapı olmasının yanı sıra bizzat tarihi yapılar üzerine inşa edilmiş olması da bu kiliseyi farklı kılıyor.








